15 Ekim 2011 Cumartesi

erkek dediğin kadının iliğini emen bir asalak

Doğru olduğunu sanarak,hatta buna kalıbımızı basarcasına inanarak yaptığımız hatalar varyaaaa.Yaptığımız şeyler içinde en tehlikelisi de bu hatalar aslında.İşte bu kararlar geriye dönüp baktığımızda tüm  o kötü şeylerin başlangıcı oluyor.
Kimse beni anlamıyor du.Kendim için en doğrusunu ben bilebilirdim onlar nerden bilecekti ki....Bu ruh haliyle attım hayatımı mahveden o adımı...Dünyanın en doğru insanı bendim sanki.Yıllarca da hatamı farketmeden sahip çıktım hatalarıma.Üstelik hatalarımı çoğalttım.Sonra bir gün (yok öyle bir gün hep farkediyosun ama kendine itiraf etmen zor oluyor)farkettim ki zavallı hayatım nerelere savrulmuş.Her gününü birbirinin aynı şekilde geçiren bir yabancı olmuşum.
Tamam evlilik kutsal bir kurum,çocuk sevgisi dünyadaki en en en yüce duygu..Olsun öyle olsun...Ama bir yönüylede kadını taşıması zor rollere sürüklemiyor mu?Erkek dediğin kadının iliğini kemiğini emen onun kanıyla beslenen bir asalak.Kocalarımızın şu an oldukları adamlar olabilmesi için ne emekler harcadığımızı düşünürsek...Erkek değer kazandıkça biz güç kaybettik,kişiliğimizden ödün verdik,ılımlı içi boşaltılmış kadınlar olduk işte.Bu yüzden canımızın sıkıntısı..Sürüp giden mutsuzluğumuz bu yüzden.Anlamıyorum bu kadar değersiz mi hayatlarımız.Yoksa bizden de iyi bir şeyler olacağına inanmıyormuyuz.Niye emek harcamıyoruz kendimizi tamamlamak için.Niye bir adama aşık olduk diye onun bütün angarya işlerini seve seve yapıyoruz.Aradan yıllar geçip hakettiğimiz değeri görmeyincede basıyoruz feryadı "sen bana hakettiğim değeri vermiyorsun" ulan adam niye versin sana değer.Sen olsan ayakkabının çamurunu, yıkayan elleri çamaşır suyu kokan,üstü başı yemek kokan birine ne kadar değer verirsin.Biliyorum ben o ayakkabı yıkamak ,yemek yapmak,evde düzeni  sağlamak 5 bilinmeyenli denklemi çözmek kadar zor.Ama insanoğlu bu nankör işte .Neye değer verceğini bilmiyor.Denklem çözen adamın havasından yanına yaklaşılmaz ,sende öbür tarafta beklersin saygı görmeyi ,umutsuzca....Bir yandan ağlarken bir yandan da kocanın çoraplarını eşlemeye çalışırsın...Nerden mi biliyorum benim hep yaptığım şey çünkü....Ama bu gün bir aydınlanma oldu.bu hep böyle sürüp gidecek bunu anladım.sonsuza kadar yani..ben hakettiği değeri göremeden ölüp gideceğim.her gün her gün her gün böyle geçecek ve hiç bir şey değişmeyecek.Hayatından memnun olanlara sözüm yok onlar yoluna devam etsinler.Benimsözüm hala yapacak bir şeyleri olanlar ,dünyayı değiştirecek gücü bulunanlar için.Evet şimdi ayağa kalk ve kendin için olmasını istediğin neyse onu yap.Sen öyle oturduğun sürece hiç bir şey ayağına gelmeyecek ..Şu kocana harcadığın çabanın sinek kadarını kendine harca.........

Hiç yorum yok: